Konya Ovası, Türkiye’nin tahıl ambarı olarak bilinen bir bölge olarak öne çıkıyor, ancak son verilere göre yer altı su kaynakları konusunda alarm verici bir durum yaşanıyor. Konya Teknik Üniversitesi Obruk Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Fetullah Arık, yer altı su kaynaklarının düşüşe geçtiğini ve bu durumun ciddi bir sorun teşkil ettiğini açıkladı.
Yağışların yetersiz olması, kuraklık ve şuursuz tarımsal sulama nedeniyle yer altı su seviyelerinde yaşanan düşüşler, Konya Ovası’nda obruk oluşumunu hızlandırıyor. Özellikle Karapınar ilçesi ve çevresinde yer altı su kaynaklarının aşırı kullanımı, 20 metreye kadar düşüşlere neden olmuş durumda.
Konya’da 2022 yılı sulama sezonunda 2 milyon 300 bin dekar tarım arazisinin sulandığı belirtiliyor. Ancak kayıtlı kuyu sayısının 40 bin civarında olduğu, kayıt dışı kuyu sayısının ise bunun üç katı kadar olduğu ifade ediliyor. Bu kontrolsüz kuyuların sayısının azaltılması ve kayıt altına alınması için önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor.
Prof. Dr. Arık, AFAD’ın yaptığı obruk riski araştırmaları projesinin sonuçlarını paylaşarak, “Yer altındaki bu su varlığımız sonsuz bir kaynak değil” uyarısında bulundu. Obruk oluşumunu etkileyen doğal faktörlerin kontrol edilemeyeceğini, ancak yer altı su kullanımının kontrol altına alınması gerektiğini belirtti.
Obruk oluşumunun yanı sıra bölgede yaşanan kuraklık da ciddi sorunlar yaratıyor. Prof. Dr. Arık, havzanın su varlığına göre tarımsal üretim modellerine geçilmesi, su talebi yüksek tarımsal faaliyetlerin gözden geçirilmesi ve suyun daha tasarruflu kullanılması gerektiğini ifade etti.
Bu çerçevede, bölgedeki çiftçilere daha bilinçli sulama yöntemleri kullanmaları için eğitim verilmesi ve su kullanımının azaltılması için teşviklerin sağlanması önem taşıyor. Ayrıca, havza içindeki suyun transferi ve yönetimi konularında projelerin hayata geçirilmesi gerekiyor.
Konya’da yaşanan bu su sorunu, sadece bölge ekonomisini değil, aynı zamanda ülkenin genel tarım ve su yönetimi politikalarını da gözden geçirmeyi zorunlu kılıyor. Su kaynaklarının sürdürülebilir ve etkin bir şekilde kullanılması için stratejik planlamaların yapılması, yerel ve ulusal düzeyde işbirliği ve bilinçlendirme çalışmalarının artırılması büyük önem arz ediyor.