Dünya nüfusu her geçen gün artarken, 2050 yılında 9,7 milyara ulaşması bekleniyor. Bu hızlı nüfus artışı, gıda üretimi ve gıda güvencesi konularını daha da önemli hale getiriyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), bu zorluğun üstesinden gelmede tarımsal ormancılığın önemli bir rol oynayabileceğini vurguluyor.
Ziraat Mühendisi Mesut Özmenay, “Gelecekteki gıda güvencesi ve çevresel sürdürülebilirlik açısından kritik öneme sahip. Bu nedenle, ziraat mühendisleri olarak tarımın geleceği için çözümler geliştirme sorumluluğuna sahibiz” dedi.
Özmenay, İstanbul Beykent Üniversitesi’nde düzenlenen “Tarım ve Sürdürülebilirlik” başlıklı etkinlikte öğrencilerle bir araya geldi. Tarımın temel ihtiyaçları karşılayan kritik bir sektör olduğunu söyleyen Özmenay, aynı zamanda birçok ülkenin milli gelirine büyük katkıda bulunduğunu, dünya nüfusunu besleme görevini üstlendiğini açıkladı.
Türkiye’nin, dört mevsim verim alınabilen verimli arazilere sahip olduğunu belirten Özmenay, ancak bu verimli toprakları markalaşmada yeterince kullanmadığımızı vurguladı. Özellikle Giresun’da toplanan fındığın yabancı bir marka tarafından işlenerek ürün elde edildiğine dikkat çekti.
Ziraat Mühendisi Mesut Özmenay, organik tarımın Türkiye’de gelişmesi ve çevresel sürdürülebilirlik ile gıda güvenliği farkındalığının artırılması gerektiğine işaret etti. Dünya genelinde kişi başına yıllık organik gıda harcamasının ortalama 15,7 Euro olduğunu ancak Türkiye’de sadece 1 Euro olduğunu açıkladı. Organik üretimde azalma yaşandığını belirterek çiftçi sayısının yüzde 8,3 azaldığını, tarım alanının yüzde 8 daraldığını ve organik üretimin yüzde 2,6 azaldığını ifade etti. Türkiye’de tarım alanlarının sadece yüzde 0,9’unun organik tarım için kullanıldığını dile getirdi.
Özmenay’ın bu açıklamaları, sürdürülebilir tarımın önemini ve gelişmesi gerektiğini vurguluyor. Gelecekteki gıda güvencesi ve çevresel sürdürülebilik için bu konuda daha fazla çalışma ve farkındalık gerekiyor.