📌 Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği Başkanı Yıldıray Gençer, tohumdaki son gelişmeleri düzenlediği “Türkiye Tohumculuk Sektörü ve Buğdayla İlgili İddialar” basın toplantısında, ata tohumuna ilişkin haberleri ve gelişmeleri değerlendirdi.
Başkan Yıldıray Gençer:
✅ “Türkiye’nin tohumculuktaki başarısı alkışlanması gereken bir başarıdır. Atalık veyBa yerel tohumların ıslah çalışmalarında kullanılması noktasında tüm firmalar çalışıyor. Atalık tohumlar kayboldu gibi haberler tamamen asılsız. Tohumun kanunla korunması gereklidir.”
✅ “Hibrit tohum ve GDO konusunda da anlam kargaşası yaşanıyor. Türkiye’de GDO’lu tohumun üretimi, ticareti, ithalatı ve ihracatı söz konusu değildir. Hibrit tohumların GDO’lu gibi yansıtılması ülkedeki tarım sektörüne büyük zarar veriyor. Hibrit tohum melezleme yöntemiyle elde edilen doğal bir üründür. Artan nüfus ve iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle tarımda verimin artırılması için sertifikalı tohum kullanılması gerek”.
Toplantıya katılan Prof.Dr. Ahmet Bağcı da şu şekilde konuştu:
✅ “Bir arkeolojik kazıda bulunan 7 bin yıllık buğday tohumunun çoğaltılıp satıldığına ilişkin haberler gerçeği yansıtmıyor. Bir tohum laboratuvar koşullarında bile en fazla 20 yıl yaşayabilir. Ata tohumu yerine yerel tohum ifadesi de daha doğrudur. Türkiye tamamında bu tohumların kullanılması halinde yıllık 18 milyon ton olan buğday rekoltesi, 4 milyon tona kadar düşecektir” dedi.
