Ayva bahçelerinde doğru gübreleme nasıl yapılır? | Profesörden Tavsiyeler

📌 Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Bölümünden Prof. Dr. Mehmet Zengin hocamızın ayva bahçelerinde gübreleme hakkında verdiği bilgileri aşağıya bırakıyoruz (Toprak analizi yaptıramayan üreticilerimiz için genel tavsiyeleri içerir).

Ayva ağaçları derin, geçirgen, koyu renkli, sıcak, hafif asidik pH’lı, tuzsuz, az kireçli, organik maddece zengin ve tınlı toprakları severler. Toprakta 1.5 m’lik üst katmanda taban suyu veya geçirimsiz bir kısım olmamalıdır. Olursa ağaç ömrü kısalır.  Meyveler içerisinde kirece en dayanıksız cins olup killi, ağır bünyeli, suyu tutan, fazla kireçli ve havasız topraklarda normal gelişemez, demir noksanlığı gösterir, sararır ve kurur. Bu da verim ve kaliteyi çok düşürüp masrafı artıracağından bahçe kurulumu öncesinde toprak derinligi, taban suyunun yüzeye yakın olup olmaması, üst ve alt katmanların toprak özellikleri bilinmelidir. Geç çiçek açtığı için ilkbahardaki son donlardan etkilenmez. O yüzden vadi tabanlarında bile ayva bahçesi kurulabilir. Bunun yanında kayısılar bol güneş ışığı, meyve tutumundan sonra biraz kuru hava ve yarı rutubetli toprağı arzularlar. Rutubetli hava mantari hastalıkları tetiklemektedir.

Doğru, ekonomik, kârlı ve çevreci bir gübreleme programı için, Kasım sonunda taban gübrelemesi yapmadan 2-3 hafta önce, bahçeyi iyi temsilen, izdüşümlerden 0-30 cm ve 30-60 cm’lik katmanlardan alınan toprak örneklerinin tam teşekküllü bir laboratuvardan bor besin elementi dahil tam toprak analiz sonuçları gereklidir. Toprakta organik madde, azot, fosfor, potasyum, demir, çinko ve bor noksan ise; damla sulamalı bahçelerde, gelişkin bir ağaç başına 60-70 kg meyve ve onu oluşturan yeşil aksam icin tabana ve üste toplamda;

✔ 20-30 kg iyi yanmış ahır gübresi (veya o yoksa 5-6 kg leonardit),

✔ 200-300 g azot (N),

✔ 150-250 g fosfor (P2O5),

✔ 200-250 g potasyum (K2O),

✔ 40-50 g demir (Fe),

✔ 20-30 g çinko (Zn) ve 20-25 g bor (B) uygulanmalıdır.

NPK ihtiyacının dörtte biri kompoze gubre ile Kasım sonunda izdüşüme, toprağa verilip hafifçe çapalanarak toprak altına karıştırılır. Doğrusu izdüşüme açılan çukur veya hendeklere topluca verip kapatmaktır. Ancak büyük bahçelerde bunu yapmak mümkün olamamaktadır. Taban gübresi için devletin teşvik kapsamında da olan 6.16.6+(10SO3)+20 OM+ME organomineral kompoze gübre çok uygun bir gübredir. Fosforun dörtte biri tabana kompoze gübre ile verileceğine göre, ağaç başına, izdüşüme, sonbaharda bu organomineral gübreden yaklaşık 400 g serpilip çapalanmalıdır. Kalan NPK ile mikro besin elementleri ise Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarındaki haftalık damla sulamalarla verilir.

✔ Ön sulamalarda

✔ fosfor (MAP),

✔ hümik asit,

✔ demir (demir şelat veya  demir sülfat),

✔ çinko (çinko şelat veya çinko sülfat) ve

✔ bor (Etidot-67),

✔ sonra da azot (AN-33 veya UAN-32) ve

✔ potasyum (potasyum sülfat) sıralanır.

Ayda bir ağaç başına 20 mL de nitrik asit verilir. Nitrik asit sulama sistemlerindeki tıkanıklıkları açtığı gibi 100 gramı ile 12 g nitrat azotu sağlar ve değinim yüzeylerinde toprakta pH’yı biraz düşürür. Kalsiyum desteği verilecekse ön dönemde damla sulama ile ağaç başına 100-300 g Kalsiyum nitrat gübresi verilir. Ayrıca meyveler küçükken başlanıp 10 gün ara ile 2-3 kez, pülverizatörle 100 L suda 1 kg Kalsiyum nitrat dozu yayıcı-yapıştırıcılı olarak meyvelere akşamüstü serin ve rüzgarsız saatlerde püskürtülür. Azot ağaç gelişimi ve her yıl düzenli meyve verimi için, fosfor kök gelişimi, çiceklenme, meyve tutumu ve gelişimi için, potasyum ise sudan yararlanma, meyve iriliği, rengi, gevrekliği, sululuğu, aroması ile kalitesi ve hatta ağaçların hastalık ve zararlılara karşı dayanıklılıkları için çok gereklidir.

Demir, çinko ve bor ise bitkinin fizyolojik faaliyetleri, klorofil üretimi, meyvelerde şekil düzgünlüğü ve kök gelişimi için lazımdır. Demir noksanlığında sürgün uçlarındaki genç yapraklarda damarlar arası sararma (kloroz) meydana gelir, önlem alınmazsa sürgünler kurur, verim ve kalite düşer. Çinko noksanlığında ağaçlar bodur gelişim gösterir, yapraklar rozetleşir ve meyveler küçük kalır. Bor noksanlığında sürgünler kısa kalır, büyüme noktaları dumura uğrar, genç yapraklar sararır, meyvelerin ve şekilleri bozulur. Toprakta organik madde, azot ve sulama suyu azlığı ile yüksek yaz sıcaklarında meyveler tam irileşemez, meyve suyu az ve samansı olur. Bu da verim ve kaliteyi kötü etkileyeceğinden pazar değeri (kazanç) düşer. O yüzden bilhassa yüksek sıcaklarda sulamalara dikkat edilmeli, su toprakta en az 70 cm derinliğe inmelidir. Her yıl düzenli meyve alınması, yıllık sürgünlerin en az 60 cm sürmesi, meyvelerin iri, sulu, lezzetli ve albenili olması için de organik gübreler her sonbaharda, azotlu gubreler ise damla sulamalarla Temmuz sonuna kadar partiler halinde yeterli ve diğerleri ile dengeli oranlarda sunulmalıdır. Sulama suları da etkili güz yağışları başlayıncaya kadar verilmelidir. Sürgünlerde pişkinleşme olmaz endişesine kapılmamalıdır.

Pülverizatör ile böcek ilaçlamalarında da 100 L suya 300 g Üre ile 150 g Combi mikro besin karıştırmak çok faydalıdır. Böcek ilaçları ve/veya yaprak gübreleri akşamüstü serin ve rüzgarsız havalarda, yayıcı-yapıştırıcılı olarak, 2 hafta ara ile 2-3 kez atılmalıdır. Ayrıca hasadın hemen ardından pülverizatörle 100 L suda 2 kg Üre ve 200 g Combi mikro besin karışımı, akşamüstü serin ve rüzgarsız bir havada yayıcı-yapıştırıcılı olarak tüm ağaca püskürtülmelidir. Böyle verimdeki büyük ağaçlar değil de verim öncesi çağdaki küçük ağaçlara, toprağa uygulanan gübrelerin dörtte biri, beşte biri uygulanır, yaprak gübresi dozları ise büyük ağaçların ki ile aynıdır.

Sağlıklı-bereketli yıllar.

Ziraat varsa yaşam var.

Prof. Dr. Mehmet ZENGİN

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR